Son Eklenenler

29 Ocak 2010

5 Soruluk Mim

Merhaba,
Sevgili Kubilay Bey beni mimlemiş. Biraz geç olmakla birlikte anlayışına sığınarak bu yazıyı yayınlıyorum. Mime geçmeden önce, mimin kurallarını hemen aşağıya yazıyorum.
  • Mimi gönderen bloga link veriyorsunuz.
  • Üç kişiyi mimliyorsunuz ve mimlediğiniz kişinin bloguna not bırakıyorsunuz. ("Ortaya bıraktım, isteyen alsın." demiyorsunuz.) Ayrıca olabildiğince bu konuda mimlenmemiş blogları seçmek için özen gösteriyoruz.
  • Mimlediğiniz blogların da linkini veriyorsunuz
1) Dokunulmazlıkların kaldırılması konusunda ne düşünüyorsunuz?

Kürsü dokunulmazlığı dışında tüm dokunulmazlıklar kaldırılmalıdır.

2) Seçim barajı kaldırılsın mı? Neden?

Seçim barajı kaldırılmalıdır. Nedenini şöyle açıklayayayım: Geçerli olan seçim sisteminde bazı siyasi partiler, belirli bir bölgede yüksek oy oranına sahip olmalarına karşın ülke genelinde barajı aşamamamaktadır. Bu da yurttaşların iradesinin meclise tam olarak yansıtılamamasına neden olmaktadır.

3) Adayların belirlenmesinde nasıl bir yöntem uygulansın?

Parti örgütlerinde seçimle belirlenmelidir. Ancak burada önemli bir konu var. Adaylar belirlendikten sonra seçmenlerin o aday hakkında bilgi edinebileceği sürenin uzatılmasının yararlı olacağını düşünüyorum.

4) Yargı bağımsızlığı sizin için ne anlam taşıyor?

Benim için yargı bağımsızlığı; evrensel insan hakları ve hukukun üstünlüğünü ilke edinmiş, bağımsız yargıçlarca ve diğer hukuk insanlarıyla yürütülen adalet sistemi anlamına geliyor.

5) Beşinci soruyu siz belirlemek durumunda olsaydınız neyi öğrenmek isterdiniz?

Sadece şu ana özgü değil, geçmişten günümüze yöneticilerin, insanların gözünün içine baka baka gerçekleri çarpıttıktan sonra ne hissettiklerini bilmek isterdim. O an ne hissederler? Çok mu sevinçli olur insan, 'şunları nasıl kandırdım' mı der? Nedir yani o duygu? Zira yaşamayı istemeyeceğim duyguların ilk sıralarındadır.

Sıra geldi mimlemeye. Sevgili Karakutu, sevgili Gülş ve sevgili İlknur, acaba mime siz de katılır mısınız?

24 Ocak 2010

On Yedi


Düşüncelerin gücü bir gün mutlaka silahlara üstün gelecektir.

Katledilişinin on yedinci yılında özlemle anıyoruz.

um:ag internet sitesindeki slayt gösterisini izlemek için tıklayın.

22 Ocak 2010

TEKEL Satıldı, Sıra İşçilerde Mi?

TEKEL işçileri 38. gününde direnişlerini sürdürüyorlar. Aralarından 140 işçi açlık grevlerinin 4. günündeler. Türkiye işçi sınıfının büyük direnişlerinde birini yaşıyoruz. Fakat basın ve özellikle yurttaş ilgisiz kalıyor bu konuda. Ayrıca hükümet tarafından yapılan yanlış bilgilendirmeyi de gözardı edemeyiz. Şu sözleri bizzat bu ülkenin Başbakanı söyledi: "Bu ideolojik değil de nedir? Kimin gönlü gelip de işçinin havuza atlamasını, orada soğukta kalmasını ister? Ama kusura bakmasınlar ben tüyü bitmemiş yetimin hakkını da orada durarak, oturarak kimseye yediremem''[1] Başbakan bu sözleri söylerken aklına gelmeyen durumlar olduğu açık: Gemicikler, ATV-Sabah ihaleleri, tek gecelik vergi indirimleri, belediyeler marifetiyle dişlemeler, vb. Ardından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı daha da vahim bir açıklama yaptı: “TEKEL işçisinin aldığı paraya çalışacak yüz binlerce insan var sokakta.”[2] Bu sözlerin sahibinin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı olması, durumun vehametini açıkça ortaya koymaya yetip artıyor.
İşçiler kararlılıkla eylemlerini sürdürürken, genel grev sloganlarına kulaklarını tıkayan sendikalar var bir de.
Demem o ki, işçiler büyük bir ihanete uğruyor. Ben bu düşüncedeyim. Tek çıkar yol; bu direnişe duyarlı olan herkesin bildiklerini ve gördüklerini paylaşması, insaların kafasında bir fikir uyandırmasıdır. Şimdi hareket vaktidir!

TEKEL'in tarihi ve önemi konusunda daha fazla bilgi almak isteyenlere iki yıl önceki yazımda verdiğim bağlantılardan özellikle aşağıdakileri ziyaret etmelerini öneririm.

TEKEL'in değeri kaç dolardır?
TEKEL'in pazar payını kapma hesapları ve ülkemize kaybettirecekleri
Osmanlı'dan Günümüze Türk Tütün Tarihi

Doğa İçin Çal


Geç haber olduğum bir proje. Ayrıntılı bilgi için buradan buyrun.

16 Ocak 2010

Meclis'ten

Türkiye Büyük Millet Meclisi, geçtiğimiz ay ateşli konuşmalara sahne olmuş. Bütçe görüşmeleri sırasında yapılan arada kaybolup gitmesini istemediğim iki konuşmanın videoları aşağıdadır:





Konuşmaların tutanakları için bağlantı adresleri:[1][2]